
1 Ağustos 2025
İki HIV aşısının erken klinik deney sonuçları, iki aşı adayından herhangi birinin uygulandığı katılımcıların %80’inin HIV’e karşı antikor ürettiğini gösterdi.
Klinik deneyin erken aşama sonuçlarına göre, mRNA teknolojisinin kullanıldığı iki aşı adayı da HIV’e karşı güçlü bir bağışıklık tepkisi ortaya çıkarıyor.
Bu deney, HIV’e karşı mRNA aşılarını test eden sadece üçüncü deney. Avustralya, Melbourne’deki Peter Doherty İnfeksiyon ve Bağışıklık Enstitüsü’nün başkanı bulaşıcı hastalık uzmanı Sharon Lewin, “Bunlar ilk çalışmalar, bu yüzden çok çok önemliler” diyor.
Dünya genelinde yaklaşık 41 milyon insan HIV ile yaşıyor ve şu anda bir aşısı yok.
Lewin, bir virusa karşı aşı tasarlamak için araştırmacıların genellikle vücudun patojeni sisteminden nasıl temizlediğini inceler diyor. Ancak HIV bağışıklık sistemine saldırır ve vücut onu nadiren temizleyebilir. Sonuç olarak, HIV virusuna karşı geliştirilen aşı adaylarının deneme yanılma yoluyla çok sayıda testten geçmesi gerekmektedir.
Bu durum HIV aşılarını mRNA teknolojisini kullanmak için uygun bir alan haline getirmektedir. İlk mRNA aşısı COVID-19 için 2020 yılında onaylanmıştır. Diğer uygulama yöntemleriyle karşılaştırıldığında, mRNA aşıları düşük maliyetle ve hızlı bir şekilde, yıllar değil, aylar içinde değiştirilebilir; bu da araştırmacıların farklı stratejileri test etmelerine olanak tanır. Aşılar, hücrelere mRNA biçiminde talimatlar vererek, virusların yüzeyinde tipik olarak bulunan belirli proteinleri üretmelerini sağlar. Bu sayede vücut gerçek virusa maruz kalması durumunda virusu tanımasına ve yok etmesine yardımcı olan bir bağışıklık tepkisi oluşturur.