Şifremi Unuttum

COVID-19 Pandemisinin Beşinci Yılına Girerken Ne Durumdayız? Ne Yapmalıyız?

11 Mart 2024

Bundan tam dört yıl önce, COVID-19, ülkemizde de ilk vakanın görüldüğü 11 Mart 2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından pandemi ilan edilmiştir. Geçen dört yıl içinde sistem kayıtlarında COVID-19’a bağlı tüm dünyada 800 milyon, ülkemizde 20 milyon kadar kişinin hastalandığı ve dünyada 7 milyon, ülkemizdeyse 100 bin kişinin öldüğü bildirilse de  gerçekte COVID-19’a bağlı ölümlerin dünyada 17 milyonu, ülkemizdeyse 300 bini  bulduğu tahmin edilmekte ve hastalığın dünyaya maliyetinin 2024 itibariyle 12.5 trilyon US$ olduğu hesaplanmaktadır. DSÖ’nün Şubat 2024’teki son raporunda son bir ayda COVID-19’a bağlı 503 000 yeni olgu, 10 bin yeni ölüm olduğu bildirilmiş, ancak tüm dünyada COVID-19 surveyans çalışmalarının çok azalmış olması nedeniyle güncel rakamları tam olarak tahmin etmenin mümkün olmadığı ve atık su surveyansları gibi sistemlerden gelen verilerle birlikte değerlendirildiğinde gerçek rakamların bildirilenlerin 2-19 katı kadar olduğu ifade edilmiştir.

Geçen dört yılda yapılmış çok yoğun ve güçlü bilimsel çalışmalar sayesinde hastalıkla ilgili bilinmeyen birçok konu açıklığa kavuşturulmuştur. Korunmada etkili olan aşıların bir yıl içinde, tedavide etkili antivirallerinse iki yıl içinde bulunması ve kullanıma sunulması sayesinde ve bunlara ek olarak dört yıl boyunca toplumda hastalığı geçiren kişi sayısının, dolayısıyla bağışıklık seviyesinin artmasıyla hastalığın neden olduğu morbidite ve mortalite oranları önemli ölçüde azalmıştır.  Ancak COVID-19 Pandemisi beşinci yılına girerken, aşağıda sıralanmış çok farklı sorunlarla ve boyutlarda tüm dünyayı etkilemeye devam etmektedir:

1) COVID-19 pandemisi beklentilerin aksine geçtiğimiz yıl da mevsimsel bir özellik kazanmamış, yılda 2-3 kez dalga şeklinde seyretmeye devam etmiştir. COVID-19 2023 yılında ABD’de gribe göre 6 kat daha fazla hastane başvurusuna, 5 kat daha fazla hastane yatışına ve 3 kat daha fazla ölüme yol açmış, toplam 75.000 kişinin hayatını kaybetmesine neden olmuştur. Ülkemizde COVID-19 izlemi sonlandırıldığı ve test yapma olanakları çok sınırlandırıldığı için gerçek durumu tam olarak bilmek mümkün olmasa da gözlemlerimiz bizdeki durumun da ABD ile örtüştüğünü, 2023 yılı için sonuncusu ve en şiddetlisi Aralık ayında başlamak üzere en az 3 dalga yaşandığını ve Aralık 2023 dalgasının yoğun bakım ünitelerinde tıkanmalara yol açacak kadar etkili olduğunu, önemli sayıda can kaybına yol açtığını düşündürmektedir. Hem ülkemizde hem de dünyada birçok ülkede hasta kişilerin izole edilmesi uygulamalarından da büyük oranda vazgeçilmiştir. Tüm bunlar virusun kontrolsüz bir şekilde yayılmasını ve mutasyonlarla evrimine devam etmesini kolaylaştırmaktadır. 2023 yılı sonlarından itibaren etkili olmaya başlayan ve ilk suştan çok belirgin olarak farklılaşmış olan omikron alt varyantı JN.1 şu anda tüm dünyada baskın suş haline gelmiştir.

2) Ülkemizde şu anda COVID-19’a karşı uygulanabilecek bir aşı yoktur. Orijinal suş içeren aşılar uygulamadan kaldırılmış, yüksek gelirli ülkelerde 2023 sonbaharından itibaren kullanımına başlanmış ve mevcut suşlara karşı da etkili olabildiği görülmüş tek değerli güncellenmiş aşı da ülkemize hiç getirilmemiştir.

3) Hastalığın tedavisinde etkili olan antivirallerden remdesivir ve nirmaltrelvir-ritonavir ülkemize hiç getirilmemiş, ülkemizde üretilerek 2022 yılından beri kullanılmakta olan molnupiravirin ise üretimine devam edilip edilmeyeceği ve önümüzdeki günlerde sağlanıp sağlanamayacağı konusunda net bir bilgiye ulaşılamamıştır.

4) Pandeminin beşinci yılına girerken en önemli sorunlardan biri de salgınlar, bulaşıcı hastalıklar bunların kontrolü ve aşılarla ilgili giderek artan akıl/bilim dışı yaklaşımlar, aşı tereddüdü /karşıtlığı ve infodemidir. Bu tür hareketler, müsamaha gösterilmesi, görmezden gelinmesi veya bunlarla aktif ve planlı bir şekilde mücadele edilmemesi nedeniyle infeksiyon hastalıklarının tanısı, tedavisi, önlenmesi anlamında onlarca yıldır büyük emeklerle elde edilmiş birçok kazanımın kaybedilmesine yol açmakta ve halk sağlığına ciddi zarar vermektedir.

5) Pandemi sürecinde başta çocukluk çağı aşılamaları, akılcı antimikrobiyal kullanımı, infeksiyon kontrol ve zoonotik hastalıklar mücadelesi olmak üzere infeksiyon hastalıklarının kontrolü ve yönetiminde ortaya çıkan aksamalar kızamık, bruselloz, Kırım-Kongo kanamalı ateşi ve antimikrobiyallere dirençli patojenlerin neden olduğu infeksiyonlar gibi çok sayıda infeksiyon hastalığının artmasına yol açmıştır.

Yapılması gerekenler;

  • Pandeminin beşinci yılına girerken COVID-19’un halen gripten daha ciddi bir hastalık olduğu, öncelikle >65 yaş, çoklu komorbiditesi olanlar, organ veya hematopoetik kök hücre nakli yapılmış veya aktif kanser tedavisi alanlar, bağışıklığı baskılayıcı ilaç kullananlar ve gebeler olmak üzere riskli gruplarda önemli sayıda morbiditeye ve ölüme yol açtığı bir gerçektir. Bu nedenle önümüzdeki süreçte, ülkemizdeki mevcut grip surveyans sistemine COVID-19’un da dahil edilerek hastalığın moleküler dahil surveyansının yeniden yapılması gerekmektedir. Güncellenmiş COVID-19 aşılarının da yine aynı grip aşılarında olduğu gibi ülkemize düzenli bir şekilde getirilerek risk gruplarına uygulanması sağlanmalıdır. Ek olarak ülkemizde bulunmayan SARS-CoV-2’ye etkili antiviraller remdesivir ve nirmatrelvir/ritonavirin de getirilmesi ve var olan molnupiravirin tedariğine devam edilmesi de önemlidir.
  • Pandemiyle birlikte ivmelenen bilim/aşı karşıtlığı, infodemiyle mücadele için bu tür eylemleri yapan hekim dahil tüm kişi ve gruplara karşı gerek uzmanlık dernekleri gerek TTB gerekse Sağlık Bakanlığı acilen eyleme geçmeli, halk sağlığını büyük ölçüde tehdit eden bu yanlış/uydurma/çarpıtma bilgilerin doğrularının tüm vatandaşlara iletilmesi sağlanmalıdır.
  • Başta çocukluk çağı aşılamaları, akılcı antimikrobiyal kullanımı, sağlık bakımıyla ilişkili infeksiyonlar ve ülkemizde endemik olan veya olma potansiyeli bulunan zoonozların kontrolü olmak üzere pandemi nedeniyle aksamış tüm infeksiyon hastalıkları kontrol mücadelelerine, bilimsel gerçeklere dayanılarak hazırlanmış yeni planlamalar ve yöntemlerle devam etmek de zorunludur.

Kaynaklar  

  1. https://www.who.int/publications/m/item/covid-19-epidemiological-update-16-february-2024
  2. Hodson R. Nature 2022; 610: S33. doi: https://doi.org/10.1038/d41586-022-03353-9
  3. Kopel H. Diseases 2024; 12: 16. https://doi.org/10.3390/ diseases12010016
  4. https://www.cdc.gov/flu/about/burden/index.html
  5. https://covid.cdc.gov/covid-data-tracker/#trends_cumulativehospitalizations_select_00