Şifremi Unuttum

Bu Yıl Avrupa ve Orta Asya’da Kızamık Vakaları Bir Önceki Yıla Göre %3000 Oranında Artış Gösterdi


14 Aralık 2023

UNICEF, kızamık vakalarındaki artışın bölgede aşılama oranlarının düşmesinden kaynaklanmış olabileceği konusunda uyarıda bulundu.

Avrupa ve Orta Asya bölgesinde 2023’ün Ocak ayından 5 Aralık’a kadar 30 601 kızamık vakası bildirildi. 2022 yılında ise bu sayı sadece 909’du.  UNICEF, aşıyla önlenebilir hastalık vakalarındaki %3266’lık bu artış konusunda ülkelere uyarıda bulundu.

Bunun yanı sıra, mevcut verilere göre, Avrupa ve Orta Asya’daki kızamık vakaları, 2023’ün sadece Ekim ve Kasım ayları arasında neredeyse iki katına çıktı. Bu rakamlar, durumun daha da kötüleşme eğilimi göstereceğine işaret ediyor. Bağışıklama oranlarındaki düşüşler nedeniyle, bölgede vaka sayısının artması bekleniyor.

UNICEF Avrupa ve Orta Asya Bölge Direktörü Regina De Dominicis yaptığı açıklamada, “Kızamık vakalarındaki artış, bağışıklama kapsamındaki gerilemeyi net bir şekilde ortaya koyuyor. Söz konusu ciddi  artış nedeniyle, çocukları bu tehlikeli ve ölümcül hastalıktan korumak için acil halk sağlığı önlemleri alınması gerekiyor” dedi.

Çocukların sağlığı üzerinde yıkıcı bir etkiye sahip olan kızamık, bazı durumlarda ölümcül sonuçlara da yol açabilmekte. Çocukların bağışıklık sistemlerinin zayıflamasına neden olarak onları zatürre de dahil olmak üzere birçok bulaşıcı hastalık karşısında daha savunmasız hale gelmelerine neden olabilmekte.

Mevcut verilere göre, bölgede kızamığın en yaygın görüldüğü ülke, 100 bin nüfus başına 69 vakayla Kazakistan. 2023 yılında Kazakistan’da toplam 13 bin 254 kızamık vakası bildirildi. Kazakistan’ı 100 000 kişi başına 58 ve toplam 3811 vaka ile Kırgızistan takip ediyor. Geçen hafta ulusal kızamık salgını ilan eden Romanya’da ise 100 binde 9.6 ve toplamda 1855 vaka bildirildi.

Kızamık vakalarındaki artışın temel nedeni, bölge genelinde aşılama oranlarındaki düşüşe bağlanabilir. Aşı talebindeki azalma, kısmen de olsa COVID-19 salgını sırasında ve sonrasında yanlış bilgilerin ve güvensizliğin artmasından kaynaklanmış olabilir. Sağlık hizmetlerinde aksamalar ve temel sağlık sistemlerinin zayıflaması da bu duruma yol açan faktörler arasında yer alıyor.

Haber İçin Tıklayınız