COVID-19’u tedavi etmede ve önlemede kullanılan, FDA (Gıda ve İlaç İdaresi) tarafından acil kullanım izni verilen dokuz ilaçtan üçü monoklonal antikorlardan üretilen ilaçlardır. Bu tür ilaçlar, daha yavaş ve bazen de daha az etkili olabilen vücudun kendi antikor üretme sürecini atlayarak hastaya virusu nötralize eden hazır antikorlar sağlarlar.
Ancak bu tür tedaviler, COVID-19 sırasında antikorların bağışıklık sisteminin geri kalanıyla nasıl etkileşime girdiğine dair ayrıntılı bilgi olmadan geliştirilmişti. Yeni, ölümcül ve hızla yayılan bir hastalıkla karşı karşıya kalan ilaç tasarımcıları, antikorların çeşitli bağışıklık hücrelerini aktive etme kabiliyetinin hastalığı kontrol etme çabalarına yardımcı mı yoksa engel mi olacağını bilmeden çalışmaya başlamışlardı. Toplu olarak bu becerilere antikor efektör fonksiyonları denir.
Washington Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden araştırmacılar tarafından yapılan yeni bir çalışma, antikor efektör fonksiyonlarının SARS-CoV-2’den kaynaklanan infeksiyonları etkili bir şekilde tedavi etmede çok önemli bir rolü olduğunu, ancak infeksiyonu önlemede önemsiz olduğunu gösterdi. Cell dergisinde çevrimiçi olarak yayımlanan bulgular, bilim insanlarının yeni nesil antikor bazlı COVID-19 ilaçları geliştirmelerinde katkı sağlayabilir.
